tarihinde yayınlandı Yorum yapın

Saç Ekiminde nelere dikkat edilmeli?

Hastanın yaşı, dikkatli aile öyküsü, fizik muayenesi bu değerlendirmeyi yapmak için önemli faktörlerdir.

Saç ekiminden önce bölgenin tamamen kelleşmesini beklemek gerekli de değildir; avantajlı da değildir.

Göreceli olarak erken androgenetik alopesili bir kişinin var olan saçları, operasyon sonrasında daha iyi kamuflaj sağlar.

İkinci bir operasyon gerekli olursa, iki operasyon arasındaki sürenin daha uzun olmasını sağlar.

Tüm planlama androgenetik alopesinin son halinin doğru tespit edilmesine ve donör alanın büyüklük ve özelliklerine göre yapılmalıdır.

Saç taşıyan bölgelere ekim yapmak saç kaybını hızlandırmaz.

Bölgenin saçlı olması daha fazla dikkat gerektirir. Kanal açmak için yapılan kesiler bölgedeki mevcut saçlarla aynı yönde ve açıda olmalıdır.

Ayrıca kişinin mevcut saçlarını korumak için oldukça etkili medikal tedaviler kullanılmaktadır.

Bu tedaviler başarılı sonuç verdiğinde, kişinin mevcut saçlarını kaybederek ikinci bir operasyon geçirmesi söz konusu olmayacaktır.

İşlem için doğru yaş üzerine kesin kural yoktur. Ancak 20 yaş öncesi ve 80 yaş sonrası işlem için çok uygun değildir.

Son 10 yıldaki gelişmelerden dolayı, kadınlar saç ekimi için kabul edilebilir adaylar haline gelmişlerdir. Kadınlar şu anda saç ektiren hastalarda daha fazla orana ulaşmışlardır.

Saç ekiminde, başarılı sonuçlar başka hangi faktörlere bağlıdır?

Saç ekiminde sonuç sadece dökülme şekline değil; saçın rengi, telin kalınlığı, telin yapısı gibi faktörlere de bağlıdır.

Saçın rengi ile alttaki derinin rengi arasındaki kontrast ne kadar az olursa, saçların seyrekliği o kadar az fark edilir ve saç ekimi daha başarılı sonuç verir.

Bu bakımdan en şanslı hastalar sırasıyla saç renkleri sarı, beyaz ve gri olanlardır. Kural olarak; sarı-beyaz-gri saçlar daha az yoğunluk ile, koyu renkli saçlara oranla sık görülürler.

Kahverengi ve siyah saçlı hastalarda daha fazla greft ekimi gerekmektedir. Kalın saç telleri daha fazla alanı kapatırlar. Saç kalınlığı 80 mikron civarındaki kişiler ince saç teli olanlara göre daha şanslıdırlar.

Kıl çapında 0,01 mm´ lik artış, kıl hacminde % 36’lık şok edici şekilde artış sağlamaktadır. Kural olarak; ince telli saçlarda daha yoğun ekim gereklidir.

Ayrıca dalgalı-kıvırcık saçlar daha dolgun ve hacimli göründüklerinden dolayı, saç ekiminde düz saçlı olanlara göre daha avantaj sağlar. Kural olarak; dalgalı-kıvırcık saçlar daha az yoğunluk ile düz saçlara oranla daha sık görünürler.

Saç ekimi operasyonları hangi vakalarda uygulanabilir?

Saç ekimi operasyonları sadece androgenetik alopeside uygulanmaz.

Yanık, yara, infeksiyon sonrası iz gibi sikatris bırakan saç dökülmelerinde ve alopesi areata (pelad – saç kıran) hastalığında da başarıyla uygulanmaktadır.

Saçlı deri dışında sakal ve kaşlı deriye de ekim operasyonları yapılabilmektedir.

tarihinde yayınlandı Yorum yapın

Saç Ekimi öncesi dikkat edilmesi gerekenler?

  • Kişinin önceki sağlık sorunları açısından sorgulaması (şeker hastalığı, hipertansiyon, epilepsi gibi hastalıkların varlığı açısından) yapılmalıdır.
  • Kişinin kan tetkikleri istenmelidir.
  • Operasyonda kullanılacak lokal anesteziklere ve diğer ilaçlara karşı alerji olup olmadığı değerlendirilmelidir.
  • Kişinin psikiyatrik bir rahatsızlığının varlığı ve psikiyatrik bir ilaç kullanıp kullanmadığı sorgulanmalıdır.
  • Kişi operasyon günü yorgun olmamalıdır.
  • Bir hafta önce sigara kullanımının kesilmesi veya azaltılması tavsiye edilmelidir.
  • Yaklaşık bir hafta önce alkol ve uyuşturucu madde kullanımı kesilmelidir.
  • Yine bir hafta önce aspirin başta olmak üzere antiagregan özellikli ilaçların kullanımı bırakılmalıdır.
  • Operasyondan yaklaşık 2 saat önce yemek yenmesi hatırlatılmalıdır
tarihinde yayınlandı Yorum yapın

Saç Ekimi sonrası dikkat edilmesi gerekenler?

  • İlk 72 saat minör travmalardan dahi (takılan şapkanın temas etmesi, uyurken yastığın temas etmesi gibi) korunmak için çok dikkatli olunmalıdır.
  • İlk 72 saat mümkün olduğunca istirahat edilmeli ve fiziksel efordan kaçınılmalıdır.
  • İlk günlerde şişlik gelişmesi olasılığına karşı, fırsat buldukça soğuk kompres-buz uygulaması yapılmalıdır.
  • 5 gün süreyle antibiyotik kullanılmalıdır.
  • 15 gün süreyle ağır işlerden kaçınılmalıdır.
  • 2. günde ekim alanını (varsa dikiş alanını) yıkamaya başlamalıdır.
  • Yaklaşık 15 gün süreyle pH’ ı 5.5 olan şampuan kullanılmalıdır.
  • Yara iyileşmesi esnasında saçlı deri kaşınmamalıdır.
  • İlk 15 gün sıcak ve basınçlı su kullanılmamalıdır.
  • Durulama sonrası ılık hava ile saçlar kurutulmalıdır.
  • Yaklaşık 1 ay boyunca havlu kullanılmamalıdır.
  • Saçlı deride oluşan minik kabuklara, yara iyileşmesini hızlandıran epitelizan solüsyonlar yıkama öncesi uygulanmalıdır.
  • Yaklaşık 1 ay süreyle güneşten kaçınılmalıdır.
  • Yaklaşık 1,5 ay süreyle havuz ve denize girilmemelidir.
  • 1-1.5 ay süreyle fitnes, futbol gibi sporlardan kaçınılmalıdır.
  • 3-4 ay süreyle saç boyası, jöle, sprey, köpük gibi maddelerden kaçınılmalıdır.
tarihinde yayınlandı Yorum yapın

FUE ve FUT Yöntemlerinin Karşılaştırılması

FUE Mi FUT MU ?
FUE TEKNİĞİNİN OLUMLU VE OLUMSUZ YANLARI
Saç ekimi yaptırmayı düşünenler ve özellikle FUE ve FUT tekniği arasındaki farkları merak edenlerin aşağıdaki konuları bilmeleri gerekmektedir.

FUE yönteminin olumlu yanları

  • FUE yönteminden sonra donor bölgenizde belirgin bir iz kalmayacaktır. Tabiî ki her deri kesisinden (insizyon) sonra skar olacaktır, fakat bu skar (iz) çok küçük olduğundan ve geniş bir alandan alındığından, izler sıfır numara saç tıraşında bile belirgin değildir.
  • FUE tekniğinde dikiş yoktur. Kafanın arka kısmında küçük yaralar oluşur ve bunlar herhangi bir dikiş ya da bandaj gerektirmeden kendi kendine iyileşir.
  • Fue tekniğinde greftler alındıktan sonra, donor bölgesinde herhangi bir ağrı olmaz.

FUE Tekniğinin olumsuz yanları

  • Sac ekiminde herkes FUE tekniği için uygun aday değildir. Operasyondan önce, hastaların farklı methodlar ile birçok testten geçirilir ve saç foliküllerine bir zarar vermeden saç köklerinin alınıp alınamayacağını görmek için greftler mikroskop altında incelenir. Eğer hastanın zarar görmüş greftleri varsa, FUE tekniği ile bu operasyonu gerçekleştirilmez.
  • Fue tekniği daha pahalı bir operasyondur. ( FUT yöntemi ile karşılaştırıldığında 2 katı fiyatındadır.) FUT yöntemiyle bir seansta nakledilen sac miktarına FUE yöntemiyle 2 seansta ulaşılır. FUE yöntemi hasta için sıkıcıdır, kafanın arka kısmından derinin alınıp daha sonra saçların mikroskop altında ayrıştırılıdığı FUT yönteminin aksine FUE yönteminde saç kökleri tek tek alınır.
  • FUT yöntemi ile kıyaslandığı zaman FUE yöntemi daha uzun sürer. 1000 greft ekilecek bir işlem 6-8 saat sürer.
  • Kafanın büyük bir bölümünün traş edilmesi gerekir. Çoğu hastalar bu durumu kabul etmez.
  • Ayrıca bilinmesi gereken önemli birkaç nokta daha vardır. Bir kök içindeki saçlar yanlış ekim sonucu ölebilirler. Bu durum FUT tekniğinde de Fue tekniğinde de oluşabilir.
  • Kalın greftler (foliküler ünitenin etrafında yağ olan) ince greftlerden( açık havada hemen kuruyan) daha uzun süre açık havada kalabilirler. Fakat 10-20 dakikadan fazla greftlerin havaya maruz kalması saç foliküllerinin ölebileceğini, ayrıca ekibin yeterli kalitede donanıma sahip olmadıklarını göstermektedir. Önemli olan başarıyla kaç saç ekildiğini bilmek değildir. ‘ekilen saçlar uzayacak mı?’ konusu sorulması gereken en önemli sorudur. Fakat FUT yönteminde deneyimli bir ekip ile daha yüksek bir verim sağlanır. Oluşacak skarın ( 1-3 mm büyüklüğünde) belirgin olması %5, ikinci operasyonda %10, üçüncü bir operasyonda daha yüksektir. Oluşabilecek skar ve bir iki günlük iyileşme dönemi hariç, FUT yöntemi daha etkili bir yöntemdir.

[box type=”warning”] Fue Yönteminde Saç Ekimi Sonrası Kalan İzler[/box]

FUE yöntemi ile yapılan sac ekiminden sonra iz kalıyor mu? İleride donor bölgesinde saç çıkıyor mu? Bu operasyondan sonra bir kişinin saçlarını ne kadar kısa kestirebilir?

FUE yönteminden sonra oluşacak iz benek şeklindedir. Saçlar operasyondan sonra çok kısa kestirilebilir fakat tamamen tıraş edilemez. Saç komple tıraş edilirse minik benekler belli olur.
Fut yönteminde oluşabilecek kontrendikasyon nelerdir?
Ayrıca FUE ve FUT yöntemi arasında sonuç bakımından herhangi bir fark var mıdır? Örneğin; her iki yöntemde ekilen saç yoğunluğunda bir fark var mıdır? Son olarak, ben FUE yöntemi ile saç ekimi yaptırırsam, saçlarımı sıfıra vurdurduğumuzda herhangi bir iz belli olacak mı? Bir yerde, FUE’ den sonra oluşan beneklerin daha büyük bir skar oluşturduğunu okudum. Bu konuya açıklık getirirmisiniz?
FUE etkisiz bir saç ekim yöntemi mi? sorusuna bakınız. Aslında saç kökleri ne kadar başarılı çıkarılırsa, FUT yönteminde de FUE yönteminde de sonuçlar aynıdır. FUE de alınan greftler en iyi olmadığından, bir fark oluşabilir. Oluşan küçük noktalar saçlarınızı sıfıra vurdurduğunuzda ya belli olur ya da olmaz. Eğer iyileşme çok iyi ise ve delgi büyüklüğü çok küçük ise çok yakından bakmadığınız sürece bu noktalar belli olmaz. Kısa saç kesimlerinde (1/4 uzunluğunda) oluşan noktalar belli olmaz.
FUE BAŞARISIZ( ETKİSİZ) BİR SAÇ EKİMİ YÖNTEMİ MİDİR?
FUE ile saç ekimi tek bir oturumda ya da iki gün üst üste yapılabilir diyorsunuz. FUE ile ekilen saçların hepsinin yaşayacağı anlamına gelmiyor mu? Bu durum FUE tekniğinin çok başarılı bir yöntem olmadığının göstergesi midir?
Herkes bu operasyonda iyi olduğunu iddaa eder, fakat bunun güvencesi nerede? İyi ellerde FUE yönteminin sonuçları FUT yöntemi kadar iyi olabilir, fakat FUE yöntemi ile alınan greftlerin hiçbiri eşit değildir. Günümüzde uygun olmayan grup sayısı oldukça sınırlı, fakat alınacak greftlerin niteliği daha önemli bir konu olabilir.

Özet olarak, FUE yöntemi ile saç foliküllerinin kesilirken ya da greftler ayrıştırılırken zarar verebilirsiniz. %10 zarar oluşabilir fakat FUE yöntemi FUT yöntemi ile kıyaslandığında mikroskop altında alınan ve ayrıştırılan saç folikülleri mükemmeldir. Ayrıca FUE yöntemi FUT yöntemine göre çok daha uzun süren bir işlemdir. Oluşabilecek hasarlar;

  • Doktorun yeteneğine
  • Kullandığı teknik ve aletlere
  • Hastanın doku özelliğine göre değişmektedir.

Çoğu doktor her bir FUE greftin kalitesine göre sınıflandırmıyor ve ayrıca transeksiyon oranını hesaplamıyor, bu yüzden bu değerlendirmeyi yaparken doktorun dürüstlüğü en az sahip olduğu yeteneği kadar önemlidir. Şunu unutmayalım ki, hiçbirşey %100 garantili değildir. Bu yüzden sakın size bir şeyi %100 garanti eden, sizi FUE tekniğine ikna etmeye çalışan ya da kendi aldıkları greftlerin hiç zarar görmediğini iddaa eden kişilere inanmayın ve mutlaka bunu nereden bildiğini sorun.

FUE HAKKINDA DOKTORUNUZ NEYİ BİLMENİZİ İSTEMİYOR?
Son zamanlarda FUE tekniği saç cerrahisinde oldukça popüler bir konumda. Fue yönteminde saç kökleri teker teker donor bölgesinden alınmaktadır. Operasyondan sonra herhangi bir belirgin (linear) iz kalmamaktadır. FUE yönteminde saçları almak için 0.7 -1mm çapında bir alet kullanılmaktadır. Bütün cerrahi kesiler mutlaka iz bırakır, fakat FUE yönteminde oluşan iz çıplak gözle görülemez, çünkü yaklaşık 0.5 mm büyüklüğündedir.
FUE yönteminin daha birçok olumlu ve olumsuz yönü vardır. Örneğin, biri saçların tek tek alınıp ekilmesini veya donör bölgenin sıfıra vurulmasını çok sıkıcı bulabilir.
Ayrıca;

  • Saç kalınlığı ve rengi
  • Derinin hidrasyon seviyesi, esnekliği, yağ dokusu gibi deri özellikleri
  • İdyopatik (nedeni bilinmeyen) değişiklikler gibi hastanın kontrolü dışında olan durumlarda vardır.

Yukarıda bahsedilen durumların hepsi transeksiyon oranına katkıda bulunur. Bir saç folikülünün transeksiyon oranı; bütün saç folikülü vücuttan alınır ve zarar görerek canlılığını yitirebilir anlamına gelmektedir.
Fue yöntemi ile bir saç folikülünü başarılı bir şekilde çıkarma göreceli bir kavramdır. Bu durumu daha açık anlatabilmek için öncelikle bir saç folikülünün transeksiyon oranı ile birlikte anotomik yapısını bilmek gerekir. Bir saç folikülü birli, ikili, ya da üçlü saç gruplardan oluşur. Bir hasta ikili saç foliküllerine sahipken, bir diğeri 4′lü saç foliküllerine sahiptir. Örneğin, bir doktor FUE yöntemi ile 4′lü saç folikülü çıkarabilir ve bu grubun sadece yarısını keser, böylece sadece iki saç büyür ve geriye kalan ikisi ölür. Bazı doktorlar bunlarıda hesaplar ve bu başarılı bir FUE operasyonu olarak nitelendirilir(Gerçekte öyle değil), Çünkü bu saçl
arın %50 sinin ekildiği ve %50 sinin öldüğü anlamına gelmektedir. Bu durumun daha da kötüsü hastalar ekilmeyen ve ölen saç folikülleri içinde ücret ödemek zorunda kalır.

FUE yönteminde kabul edilir transeksiyon oranı %10 dur, fakat bu durum hiçbir zaman ilan edilmemiş ve çoğu hasta bu gerçek hakkında tam bir bilgiye sahip değildir. Gerçek hayatta hiçbir şeyin %100 garantisi yoktur. Hatta FUT yönteminde bile transeksiyon oranı %2-5′dir. Kayıp oranlarını düşürmek için FLEX adlı a prototype computerized video aleti geliştirildi, fakat bu alet bile %10 luk transeksiyon oranını düşürmeye yardımcı olamamıştır.
Günümüz teknolojisi ile birlikte, doktorlar FUE tekniklerini geliştirmektedir fakat bu durumda bile oluşan transeksiyon oranı FUT yönteminde oluşandan hala çok yüksektir. Bir hasta operasyondan önce operasyondan sonra oluşabiecek riskleri ve bu operasyonun sağladığı faydaları bilmek durumundadır. FUE tekniği ile saç ekiminde herhangi bir iz kalmadığından etkili bir yöntemdir, ayrıca kapatılacak alan küçük ise FUE yöntemi tercih edilir, çünkü açık alan büyük değildir, fakat oluşan transeksiyon oranı açık alanı daha fazla olan kişiler için caydırıcı bir nedendir ve tercih edilmemelidir.

Hangisi daha iyi bir saç ekimi yöntemi? Fue mi Fut mu?

Fue (saç kökleri tek tek alınır) yöntemi ile mi FUT(saçlar bir şerit halinde alındıktan sonra ayrıştırılır) yöntemi ile mi daha iyi greftler elde edilir? Deneyimlerinize dayanarak bu yöntemlerden hangisi saça daha az zarar verir?
Her iki teknikte de gerçek saç folikülleri elde eldir, fakat birçok doktorun elinde FUE yöntemi ile iyi saç folikülleri elde edilememektedir, çünkü foliküller çıkarılır çıkarılmaz ekildiğinden ( tüm bir foliküler ünite, ya da yarısı) FUT yöntemi birçok hastada daha iyi sonuçlar vermektedir, çünkü FUT yöntemi ile oluşabilecek zarar önlenebilir. FUE yönteminde elde edilen greftler Fut yönteminde elde edilenler kadar kaliteli değildir. Bunun nedeni hastanın derisinin karakteristik özelliklerine ve uygulanan methodlara göre değişmektedir.

Uzun süren FUE seansları Riskli midir?

Sayın Doktor,
3 aydır saç ekimi için araştırma yapıyorum. FUE tekniği ile ilgileniyorum, yazın saçlarımı kısa kestiriyor, kışın uzatıyorum. Bir seansta FUE yöntemi ile 2500 greft ekebileceklerini söylediler, Dr bana böyle uzun FUE seanslarını gerçekleştirdiğini iddia etse de, ben bu konu hakkında böyle bir bilgiye rastlamadım.
Böyle FUE seasları güvenli midir, yoksa herhangi bir risk teşkil eder mi?
FUE tekniği ile tek oturumda 2500 greft ekmek gerçekten ustalık gerektiren bir durumdur. Böyle bir şeyi iddaa eden bir doktor bu operasyonları gerçekleştirdiği hastaları ile bu durumu kanıtlamalıdır. 6-8 seansta maksimum 1000 graft nakil gerçekleşebiliyor. Donör bölgeden alınan graftler özel solüsyonlar içinde ancak 6 saat yaşayabiliyor. Teknik olarak bu sayıları nakletmek mümkün olsa bile ekilenlerin %50 si yaşamayacağı için sonuçları başarısız olacaktır. Gerçekçi olalım, doktorlar istedikleri herşeyi iddaa ederler, fakat geleceğinizi bir doktorun iddasına göre çizmek ne kadar akıllıcadır. Bir doktor bana FUE tekniği ile her seansta 2000 greft ektiğini söyledi, benim değerlendirmeme göre bubüyük bir felaket. Bence güvenirlilik ve güven bir doktorun iddası ile örtüşmelidir.

Ayrıca kaybedecekleriniz;
1- Para
2- Eğer %90 oranında verim sağlanmaz ise donor bölgenizin hasarı
3- Bölünen ya da gömülen greftlerden folikülütler
4- İz

Eminim ki bu soru üzerinde daha fazla düşünürsem, aklıma daha çok şey gelir. 2500 grefti tek oturumda FUE yöntemi ile güvenle gerçekleştirebilir. Fakat şu konumda doktoruna sorman gereken bir günde böyle bir operasyonu gerçekleştirdiği hastaları var mı? daha sonra sonuçlara bakarak değerlendirmeyi kendin yapabilisin.

FUE – FIT hangi yöntemi tavsiye edersiniz?
Bu iki yöntem arasındaki tek fark adlarının farklı oluşudur. Bana göre, FIT tekniğinin yaratıcısı çok büyük bir buluş gerçekleştirmemiş sadece FUE tekniğinin ismini değiştirmiştir. FIT tekniği uygulayan doktorlar kullandıkları aletlerin farklı olduğunu iddaa ederler(ucu keskin delici). Fakat bir avantajı bulunmamaktadır. Çünkü bu keskin delici ile greftlerin çoğuna zarar veriliyor ve greftlerin çoğu ölüyor. Yapılan biyopsilerde saça bir zarar vermeyeceğinin görüldüğü durumlar haricinde bu aleti kullanılmamalıdır. Her kişinin dokusu birbirinden farklıdır, bu yüzden ince ayar aleti tehlikelidir.

FUE de Skar Oluşumu
Ya kalıtımsal olarak ya da kullandığım ilaçlardan dolayı saçlarım dökülüyor. Bilmek istediğim şey fue yöntemi ile saç ekimi yaptırdığımızda herhangi bir iz kalıyor mu(saçların alındığı bölgede)? Ayrıca saçların ekildiği bölgede herhangi bir iz kalıyor mu? Bu konuda beni bilgilendirirseniz sevinirim.
Foliküler ünitelerin alındığı bölgede minik noktalar halinde iz oluşabilir, fakat böyle bir durum alıcı bölgede oluşmaz, çünkü greftler alınır alınmaz deriye ekilir.